Ben denize aşığım, Senin gibi sevgilim, sevgi dolu, Ve bazen senin gibi, çılgınca. Bir göçebe, bir seyyah. Bazen, senin gibi meçhul, Bazen, senin gibi üzülmüş. Kimi zaman sessizliğe bürünmüş. Ben denize aşığım.
Ben gökyüzüne aşığım. Senin gibi, affetmeyi bilen, Mutluluk ve yıldızlarla çevrili. Dost olduğu kadar yabancı. Çünkü senin gibi, çok uzak, Ve senin gibi, çok yakın. Kimi zaman şarkı dolu gözlerle, Ben gökyüzüne aşığım.
Ben yola aşığım, Çünkü yolda tanıştık. Mutluluğumuz ve ızdırabımız, Dostlarımız ve gençliğimiz. Hani gözyaşlarımız gülerdi ya. Hani mumlar bize ağlardı ya. Dostlarımızı yolda kaybettik. Ben yola aşığım.
Ben denize aşığım, Gökyüzüne aşığım, Ve yola aşığım. Çünkü bunlar hayattır. Ve SeN ey sevgilim, SeN hayattaki her şeysin...
MEN ENTE (SEN KİMSİN) Rabbimi gördüm kalp gözümle ,
Dedimki ; men ente ? ben senim dedi
kale ente ( ben; ente ) dedimki ;Neresi sorusunun
senle alakası olmaz
Çünkü konu sen olunca ;
neresi diye bir soru sorulmaz
Sen ki her nere ve neresi varsa
hepsini ;
''LA EYN'deki var'', sıfatınla kuşatmışsın .1 Peki , Yer yoksa ; ''LA EYN'deysen ;
sen neredesin? dedim ;
- ya ente Varlığımda ; varlığım yok, 2
bunu anladım
İsmimden ve cismimden geçtigimde
Vucidte ente . 3
(tek sen varsın - ENTE , )
Sen hayatımsın
ve kalbimin sırrısın
Ben neredeysem Sen de oradasın ; ENTE ey Allahım
sözlerimden dolayı beni mazur gör
Bana affını lutfet
Senden
yalnızca senden
aff dilerim ben,
illake ENTE
Hallacı Mansur
1 ''LA EYN'deki var'' ; allah zaman ve mekandan munezzeh oldugundan
bir yerde olmakla vasfolunmayan dır. la eyn sıfatı nın manası budur.
2 Varlığımda ; varlığım yok, ; kendi varlıgımı farkettiğim müddetçe var
olarak kendim vw benliğim durdugu muddetçe allaha ulaşamayacagımı
anladım
3 Vucidte ente ; sen o zaman gorulur oluyorsun . aradaki perde benlikten kurtulunca kalkıyor
Ey harameynin abidi / ABDULLAH B. EL MUBAREK
Ey harameynin abidi
bizi görseydin
ibadetle meşgulum diye orada kendini avuttuğunu , belki anlardın... ey orada Allah korkusuyla
göz yaşlarını yanaklarından akıtanlar ;
bizim göğüslerimiz de burada , Allah korkusundan, baştan aşağıya kana bulanmıştır...
heves atlarını batıldan alıkoymaya çalışanlar !
bizim atlarımız
cihad meydanlarında bitkin düşmekteler... siz sürünün güzel kokuları elbiselerinize...
biz ise
kılıçların çarpışmasından çıkan
demir buğusu,
ter ve toprak kokuları sürünüyoruz . biz efendimizin sahih sözlerinden
müjdeler duyduk...
‘’Allah yolunda cihada çıkan mücahidin atının burnundaki toz bile ;
bin kişiyi yedirip içirmekten daha fazla ecir kazandırır mücahide ‘’
işte Allahın aziz kitabı aramızda hakemdir.
‘’şehidler ölmez ‘’ der ,
şahidlik eder buna ,
yalan değildir.
efendimize mücahidin sevabı nedir diye sorulduğunda şöyle cevap vermiştir;
‘’sizden biriniz bir mücahid cihada çıkarken mescide kapansa ve
tamamem kendini ibadete verse ve o gelinceye kadar , hiç bırakmadan
namaz kılsa , hep oruçlu olsa ;
-nefsimi yedi kudretinde tutan Allaha yemin olsun ki ;
Allah yolunda cihada çıkan mücahidin atının burnundaki toza denk gelmez bu ameli ‘’ el buhari 2591 ; en nesai 3093 ; ibn ebi şeybe el musannef 18903
peygamberimiz mekke de işkence edilen ilk şehidlere yardımdan aciz kalınca
''sabredin
Allah katında amelinizin karşılığı cennettir'' , buyurmuşlardır.
Not:bu şiir tasavvuf karşıtları tarafından da zaman zaman suistimal edilebilmiştir.
dinimizin zühd ve takva değerleri ile cihad farizası çelişki içinde değildir.
Kahire Tahrir Meydanında Ölenlerin Anısına... Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Seninle şarkı söyledik ve seninle ümit ettik savaştık, korktuk ve dua ettik. Tek yumruk olduk, gece ve gündüz ve artık seninle hiçbir şey imkansız değil. Özgürlüğün sesidir bizi birleştiren hayatımız anlamını buldu, artık geri dönüş yok. Sesimiz duyuluyor. Artık yasak değil rüya görmek. Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Duvarları yıktın, nurunla aydınlattın. Yorgun halkını etrafında topladın. Yeniden doğduk ... ve yeniden doğdu vazgeçmediğimiz rüyamız. Bizler farklı olsak da niyetlerimiz aynı; temiz... Pusluydu görünen manzara, fakat biz ... sahip çıkacağız ülkemize ve torunlarımıza; yitirdiğimiz gençlerimizin anısına. Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Seninle hissetik ve yeniden başladık ... uzaklaşıp, tükendikten sonra. Önce kendimizden başlamalı değişim, sen bize çok şey verdin. Bundan sonrası bizim... Bazen korkuyorum, yalnızca bir anı olacaksın diye sen ... ölür fikrimiz uzaklaşırsak senden. İşte o zaman geçmişe dönecek ve hatırlayacağız; masallarımızda senin hikayeni anlatacağız. Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? O meydan ki türlü insanla dolu... işte adanmış biri; ve işte cesur olan. İşte tutkulu biri ve şurada bisikletiyle dolaşan... Fakat sesimiz bir; hepimiz biriz! Toplanıp çay içeriz orada ve biliriz hakkı nasıl getireceğimizi! Komşularımız kulak kesildi, bizi dinliyor dünya... Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Gücümüz fikrimizdir ve silahımızdır birlikteliğimiz... Meydan diyor ki: "zalimlere hayır!" Meydan bir dalga gibidir; kimi içindedir, kimi onun büyüsüyle büyülenir... dışarıdakiler der ki bu bir kargaşadır... fakat ameller yazılmaktadır. Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Ey meydan... bunca zamandır neredeydin? Gücümüz fikrimizdir ve silahımızdır birlikteliğimiz... Meydan diyor ki: "zalimlere hayır!"
Sen söylüyor gidiyorsun Sonra Ben onlarla seherliyor uyumuyorum hiç Geceleri Ey sevgili
Kalbimin gözleri
uyanık
Hiç uykusu yok
aslında ne uyayabiliyor
ne de uyanık kalabiliyor
gece liyor seherliyor
kirpiklerim asla uyku nedir bilmiyor
Onun gözleri uykuya doymuşlar ama
Ey uyku git
Sevgilimin gözlerinden
Git
git de o da seherlesin
Benim gibi
Sevgilim Sevgilim
Ah Sevgilim
Gözlerinde
en güzel gülümseme
senin gözlerinde
gözleri güldüğünde
nazlanıp
haydi ugurlar olsun diyorlar
ben onlara selam verince
her kelimenin sonrasında
Allah Allah Allah diyorum
Sen söylüyor gidiyorsun
Sonra
Ben onlarla seherliyor
uyumuyorum hiç
Geceleri
Ey sevgili
Bana guzel sözer soyleyince sen
İçim mutluluk doluyor
Uykuyu bırakıp
O sözleri düşünüyor onlarla yaşıyorum
Sen söylüyor gidiyorsun
Sonra
Ben onlarla seherliyor
uyumuyorum hiç
Geceleri
Ey sevgili
Ay a bakıyorum
Sen aklıma geliyorsun
Ve senin hayalinle seherliyorum
Öyle mutlu oluyorum ki
Bana guzel sözer soyleyince sen
İçim mutluluk doluyor
Uykuyu bırakıp
O sözleri düşünüyor onlarla yaşıyorum
senin
senin
o sözlerin
ve aşkın
beni uykudan alıkoyuyor
gecelere
ismini yazıyorum
ve özleminle Yaşıyorum
Sen
Yüz verince bana
Öyle mutlu oluyorum ki
uyku nedir bilmiyorum artık
Seni düşünmekten
Aşkından ey sevgili
bir türlü uyku tutmuyor beni
ismini yazıyorum gecelere
aaa h hh
Sen söylüyor gidiyorsun
Sonra
Ben onlarla seherliyor
uyumuyorum hiç
Geceleri
Ey sevgili
Sana kıyamayıp Sevgimi söylemeye Elemlerimle sabahlıyorum …
Ah… senden çektigime Seni duramayıp seven kalbimden Ne çareki daha sevgilim bile diyemedim sana
düşün düşün düşün acaba unutsam mı gunahkar mı oldum şimdi
ne güzel günlermiş o günler ki geçtiler o günler ki seni görürdüm arada ama bir şey bilmezdim sevgiden yana aşk tan da yeni öğreniyordum aşkı sevgiyi bilmiyordum sana yakın olan uzak uzak olan yakın olurmuş
ey uzak olmasından yanında olmasının acı oldugu ey ayrı kalmasının ona yakın olmaktan daha acı oldugu ey yanında olmasının da uzak olmasından daha acı oldugu ey hicranının ondan ayrı kalmaktan daha acı oldugu ey rızasından kusmesinin daha acı oldugu ey sevgili ey gurbetim sen bana ne kadar da yakın olsan da benden ne kadar uzaksın
ey sevgi sana ne diyeyim ey sevgi onu niye affedeyim ah bu azab ne büyük
affedecekse onu çektiğim azab affetsin gözyaşlarım affetsin
ey uzaklara giden sevgili uykusuzum çaresizim halsizim geceler boyu senin aşkından dertlerdeyim
ah kalbim nedir senden çektigim onu duramayıp sevmenden çektiğim Ne çareki daha sevgilim bile diyemedim sana
GÖZLERİ SÜRMELİ FETTAN KIZ BU beytlerin Hikayesi :
bu sözlerin şairinin ismi Miskin ed darimidir. zamanının ve tum zamanların aşk ve ğaram şaiirleriyle meşhur şairlerindendi . allah teala ona tevbeyi ve kendisine yönelmeyi lutfedince elini
etiğini aşktan şiirden çekmiş münzevi bir hayat yaşıyordu . az sayıda
ziyaretine kabul ettiği arkadaş bırakmıştı etrafımda onlarddan biri
ıraktan kumaş ve elbise getirip medine de satan bir tacirdi . tacir
yukluce bir miktar peçe ve siyah renkli kadın abiyesi de getirmişti .
ama siyah rekliler satılmadı bir turlu . mal elinde patlayınca huzunle
ziyaret etti dostu miskin ed darimi yi . ed darimi ona bir kagıda iste
bu beyitleri yazdı قل للمليحه في الخمار الأسود مــاذا صنـعـت بـزاهــد متـعـبـد ؟ قـد كــان شـمـر للـصـلاة ثيـابـه حتى وقفت له بباب المسجد . ردي علـيـه صـلاتــه وصـيـامـه لا تقتـلـيـه بـحــق ديـــن مـحـمـد
o gözleri sürmeli fettan kıza ibadete azmetmiş allaha yönelmiş zahide ne yaptın böyle de... sen ona namaz kıldıgı mescidin kapısında görününce onun dinini yakinini herşeyini elinden aldın muhammedin dini aşkına ona aldgın şeyi geri ver ve bir guzel sesli muğanniye bu beyitleri okumasını söyle problemin çözülür dedi . tacir dediği gibi yaptı ve elinde bir tek peçe de kalmadı abiye de.. işte bu ğaram şiirinin hikayesi budur.
o gün bugündür bedeviler arasında söylenilegelinir ...
أنا قلبـي ليــك ميـــال ومافيش غيــرك عالبــال انت وبس اللـي حبيبـي مهما يقولــوا العــزال وبحبـك قـــد عينيّــا حتى اكثــــر منها شويّا واسأل غمــزة.. وحلفهـا على طــول حتقلك هــيّ انت وبس اللـي حبيبـي مهما يقولـــوا العــــزال والدنيــا انت بهجتهـــا والبهجة انت فرحتهــا والفرحــة انت ياحبيبي حلاوتهــا وابتسامتهــا انت وبس اللـي حبيبـي مهما يقولـــوا العــــزال ومليت الدنيــــــا عليّ ورد.. وحــب.. وحنيــة خليتني أحب الدنيــــا طول أيامــي ولياليــّا انت وبس اللـي حبيـبـي مهما يقولـــواالعــــزال
KALBİM SENİ SEVMEYE MEYİLLİ hayatım sensin
Kalbim seni sevmeye meyilli aklımda senden başka kimse yok bir tek sevdigim sensin
bırakıp gidenlerdendir derlerse bırak desinler tek sevgilim sensin
gözlerim kadar severim seni yok yok onlardan da çok hatta gamzelerime sor inanmazsan yemin ver de sor hatta duramayıp gülümseyecektir evet evet evet diyecektir
tek sevgilim sensin azzaldir deselerden sen aldırma onlara
benim dünyam sensin yok yok dünyamın tadı sensin hayır o tadın neşvesi sensin yok yok neşvemin kendisi sensin hayır lezzeti sensin hayır mutluluk sensin tatlılık ferahlık ve huzur hepsi sensin bana dünyayı sevdirdin geceler boyu ve gündüzler boyu
tek sevgilim sensin azzaldir deselerde sen aldırma onlara hayatım sensin
SEN OLMAZSAN NEYE YARAR BENİM HAYATIM HAYATIM متى ستعرف كم أهواك
Seni sevdigimi ne zaman anlayacaksın ey adam senin için dünyaları satarım ben
Yemin olsun daga taşa her şeye Denizi istesen benden Onu senin gözlerine dökerim Güneşi istesen göklerden Onu avuçlarına koyarım
Seni seviyorum Anla be adam
Sevdigimi bulutların üstüne yazdım Agaçlara kuşlara söyledim anlattım suların üstüne yazdım Sevgimi sana
Mücevherlerle Kadehlerle Aşkımı sundum sana Ey kanımı akıtan kılıç nasıl isimlendirecegim bilemediğim kıssa hikayem eyy Seni seviyorum
Keşke bana yardım edebilsen Bu dramı başlatan ancak bitirebilir de … O kapıları açan ancak kapatabilir ya Hani ateşi harlayıp yakan söndürebilir ya Ey Suskunluk sigarasının tiryakisi Beni aşk denizlerinde çaresiz bırakan adam Mersiyemi kaldırıp fırlatıyorum Da Yine de Beni görmüyormusun
Aşk denizinde bogulmak uzereyim Ve Dalgalar son ümitlerimi kalmış takatimi de bitiriyor … Azıcık inemezmisin ulaşılmazlık semalarından
Ey Hayallerimi öldüren Sonra dirilten adam benimle aşıkları oynaman yetmezmi artık ve kasdetmedigin ama beni eriten kelimeleri kullanman…
sana nice nice sevgi mektupları yazdım beni mutlu edecek sevgi gülleri göndermeni hayal ederek
olmayan kaç randevuya gittim seninle ve kaç elbise hayal ettim seninle oldugumda giyecegim… beni de raksa kaldırmayı teklif etmeni ne kadr içten istedim ah bir teklif etse dedim kollarımı nasıl nerene dokundururum diye düşünüp şaşırdım tereddütte kaldım…
bana dön yer duruyor yerli yerinde çakılmış sonraki saniyeler i zamanın kaçıp gitmiş de zaman yerinde kalakalmış
senden sonra yemin olsun bir takı takmadım güzel kokuları sürünmek bir tarafa şişelerine bile dokunmadım güzelligim kime peki … kim için nadide ipeklerimi giyeceğim ben ? tırnaklarıma yıllarca gösterdigim guzellik özeni ya … sen sen gibi dön bana uyanıkken ya da bir yagmurla
benim hayatım sen olmazsan neye yarar benim hayatım hayatım
gözlerin yüzünden aşka tutuldum nice bir zaman bir hiç gibi yaşamışken o andan sonra gözlerime
sen doldun gitme kal diyordun bana ey sevgisi beni buruyen olmasaydın vecd nedir hiç bilmeyecektim asla aşkı tatmayacak mutluluk nedir bilemeyecektim sevgilim işte kalbim ellerindedir dilersen ona zulmeder lutfedersen ona adil olursun gözlerinde gördügüm aşk kıvılcımları özlemimi harlar sana etrafım hayalle gerçek arasında gider gelir arzularım kalbimde raks etmeye başlar mırıltısı iner mutluluğun dilime mırıldanır mutlulukla .
içimde gizli ahlar sesindeki titreşimlerden şifa ararlar nefesler alıp vermelerinden bir mana aranırım bir turlu emin olamam yinede sevmenden beni ve susarım emin olamamaktan susarım
aşk yolunu bana mutluluklarla doldurdun sabahleyin çiçeklere düşen kıragının verdigi serinlik gibi çiçeğe sanki… beni fark edince sen yani seni sevdiğimi içim şevk dolar, arzu dolar seni korkmuş bir çocuga şefkat gibi merhamete getirir halim
sonra beni bırakır gidersin birkaç okşamadan sonra seninle halim bir serap gormuş de peşine duşmuş ama bir an gorunupte kaybolan bir yansıma kaybolan hayal kesiti olur sonra... Koşarımda arkasından bir turlu ulaşamam
Ne kadar da guluşmuşsunuzdur Benim agladıgım zamanlar… Arzulamışsındır Azabım sürsünde sürsün diye… Ah Azab dolu gunlerim ne kadar da çoktur, uzundur. Delikanlılığım, gençligim, en guzel gunlerim hayatımın Nice zamanlar iç çekişlerim gögus kafesimde… ve nefes hırıltılarım özlem bestelerini bestelemiştir sana.
Ben kan aglar yine de seni görmekten tutarım kendimi ki Sen beni gormedigin zamanlarda Sordugundan yalnızca Halimden ve benden bilmelisin ki ;
Deme sakın nerede o gecelerimiz diye Arzularımızı hatırlatma sakın serap oldular Ben düne bir perde çektim Örttum üstünü geçen zamanın Acısının ayrılıgının Ve buruklugumun ulaşamamaktan sana .
Seni arzuluyorum yok yok unutmak istiyorum Seni de kendimi de unutmak istiyorum
Kaybetmektense seni yok olmayı tercih ederim Ama sana canım feda
* * * bilirmisin unutur unutmaz cefanı ezanı bana Tekrar içimde sana özlem depreşir Gözlerim sana özlemle ıslaklaşır Tekrar sana dönmeyi İster içim * * Kavuşunca sana Hayata tekrar dönerim Senin rızan Yaşam demektir Yuz çevirmen ise ölmem Seninle olunca Onca senden uzak kalışımın acısı Hafifler
* * * Seninleyim ya artık Tüm benliğimle hem de gözlerim gözlerindedir Söz edenlerin sözleri üzerine gelsede senin Sen umursamazsın onları
* * * Ben seni gözlerim Geceleri uyanır seni anarım Ruhumu sana gönderirim uyanasın diye Kalk Ey ruhumu ateşiyle saran yakan Kalk ta Sende yan Benim çektiklerimi Tecrübe et Derim
Bir tam yıl Bu kadar zaman uzak kalmaya senden Nasıl dayanırım ben yazmayı iki kelimecik yazmayı çok gördün bana sen zaman hızla geçiyor halbuki hayat kısa sensiz geçiyor zaman gidiyor bu bize olan ne tahrip edici özlemek ne kadar yakıcı aşk ne kadar eritici insanı acımıyor rahat ettirmiyor acı vermeden can acıtmadan durmuyor. Çok görüyor bize mutlu olmayı Eyyubun sabrı mı Ah be ruhum Eyyub bile Bu ayrılığa sabredemezdi Haramdır bu yaptığın senin Yazıktır bana
Eyyub gibi sabret diyorsun O sabır o zamandı Yaram acıyor şimdi
Bir tam yıl geçti senden Bir mektup gelmeyeli Bir tam yıl Bu kadar zaman uzak kalmaya senden Nasıl dayanırım ben
lutfen insaflı olun
günahım benim
bir geçmişimin olması
işte huzurunuzdadır
her şeyim.
en değer verdiğim insana sunulmuştur
.
Ben o nu sevdimdi o da beni sevdiydi gerçekten
Sevgisi her derdimi unuttururdu
Ona
ey değer verdiğim insan diye başlayıp
açıldım
Çoktu ilgim epeyce çoktu tutkum derindi
Bırak söze ne hacet öp beni
işte seninim
her şeyimle
Zaman benimdir dedi birden
Sevgili söz aldı
efendim merhamet ve adalet lutfen …
Belki dilim dönmez ,
sözlerim derdimi anlatmaya kifayet etmez
Önünüzde duran bu adam
zulme ve mahrumiyete gark etmiştir beni
Ben haline ağıt yakılacak haldeyim bilseniz
Kadınlığımı bile unuttum görseniz …
-Ben halbuki seni ne kadarda el üstünde tutar şımartırdım… -
-Sımartırmıydın beni;
Sen beni yıktın
beni kul ettin azab ettin kasvete boğdun
İhmal ettin beni sen ..
Sen.. sen.. azabsın…
Kedersin sen …
وقالت الحبيبه:
كن منصفاً ياسيدي القاضي
تخونني لغتي والفاظي
إن الذي امامك الان
اشبعنى ظلم وحرمان
انا حاله فعلا لها يرثى
حتى نسيت بأننى انثى
دللاتها
دللاتنى
دمرتــنى انت
اهملتنــــى انت
انت انت عذابى
انت انت همومى
ama ben
ey efendim
unuttum onun kasvetini yinede
ve dedim ki ;
bırak geçmişi işte önündeyim herşeyimle
geçmişimle gelecegimle
Ne duruyorsun ki daha,
öp beni
ونسيت قسوته
وقولت له :دع الماضي وقبلني
بين ذراعيك انا الكل
فانا لي الحاضر والاتي
مرالزمان تغيرت تغيرت تمردت تمردت تجبرت وتكبرت
ey güzel sabır
ama Bu hal
sabretme sınırlarını çoktan aştı
Konuşmak ne mümkün
didişmek oldu hep hayatımız,
Beni yanında biraz rahatlamış görürse
birden başka bir kadın oluveriyor bu kadın
Bir öyle kıskançlık ki onu bambaşka bir varlık kılıyor
tanıyamadığım
Evet bu geçmişe ahlanmamak
elde değil ey efendim
boşa bizi boşa bizi ki
kurtulalım bu dardan
Azabtan.
صبرى الجميل
تجاوز الصبر
لغه الحوار تحولت جمر
فأن رأتنى جنبها سارحا
فورا تصير امرأه اخرى
غيرتها مرض يوسوسنى
فعلا احن لذلك الماضى
اطلق سيدى القاضى
اطلـــــق
اطلــــــــق
حرر يديـــــــــــا
Ah efendim,
Allaha sıgınırım
o bir türlü bitmeyen
gecelerden işlerden
Bir gün görünüpte
bir ay kaybolduğu günlerden
Afedersiniz
Kendisiyle çelişiyor bu sözleriyle eşim
Bir sevgilinin evinden öbür sevgilinin kucağına gittiği günler
Eski haytalık arkdaşları
maziyi talan ettiği arkadaşlarıyla hemde dünden
Ey değerli efendim
insaf edin hükmünüzde
lütfen
Her şeyiyle senindir. Ruhum senin ,Ömrüm senindir. Geçmişim senin ,yarınım senin ,bugünüm senindir. Sonrasında neyim varsa devamı nda o da senindir.
Ey Ruhuma aşkıyla sahip olan Hayatım müddetince kalbim senin, ruhum senindir.
Ayıkken seninim uykumda seninim İçim; için için –‘’beni sevse, beni sevse, ah sevse’’ der, durur;
Seni n aşığınım Senin cümle kurmalarına .. Gülüşüne Gözlerindeki gece rengine Zerafetine ve inceliğine Yürüdüğün gezindiğin yerlere ve yürümene … ve durmana bakmana ve bakmamana bana … ‘’o ne güzel bakmayıştır öyle …’’
Sorar dururum kendime Beni seviyor mu diye yoksa Hiç kalbi aşk ateşiyle bir kerecik bile yanmamışmıdır diye …
Beni seviyormusun sende Yoksa kalbin aşk ateşiyle bir kerecik de yanmadı mı Söyle Söyle ey sevgili , Ey melek
Güzelliğinin nuru Bir ayettir / Hallacı Mansur' dan
Güzelliğinin nuru Bir ayettir
Onunla Allaha iman ettim ben
Güzelliğinin şavkı bir acaiptir Kalplere düşen kordur alev alev yakar Gözler özleminden göz yaşlarına boğulur Ve Kim görse Senin aşkınla yanar tutuşur
Güzelliğinin nuru Hastalara şifadır Görenler İyileşiverirler birden Cennette bulurlar kendilerini sana baktıkça Ve ; bir lutuf istemezler Sana bakmaktan başka
Güzelliğinin nuru Karanlıktakilere Ayın tam dolunay vaktidir. Endamına ve güzelliğine Canlarımız Ruhlarımız fedadır
Ey tupad dağı , Allah seni şad etsin Sen de doğduk sende büyüdük.
İlk aşkı sen tattırdın , İlk sütü sen emdirdin. Güneşe senle bakardık doğarken Ve senle gözlerdik batmasını... Senin vadinde aşkı yaşadık . Senin gönlünde çobanlık yaptık . Bu yamaçlar Oyungahımızdı Usanıp bıkmadığımız Hem de en lezzetlisi oyun alanlarının. Taşlarından nice nice evler yapmışızdır. Yıkmışız gene yapmışısızdır. Kumlarında nice izlerimiz vardır Ama umarsız rüzgar onu silmiş Kumlar hatıramızı korumamıştır. Leyla gözümde hiç büyümemiş hep çocukluktaki gibi kalmıştır. Dün ne ise öyledir belki bir karış ya uzamıştır ya ya aynı kalmıştır. Senin taşların da amma da dilsizmişler . onca özlemim şevkim iştiyakım vardır. bilirler . Ama bir türlü duymazlar . Sana her geldiğimde Çocukluğuma özlemle gelirim O aşkımı anarım da O günler gene gelse derim . Ama asla gelmezler dönmezler… bilirim Ömürde bir saat Yeryüzünde tek o yer e Tekrar dönebilsem Yetecek … ahmed şevki den 27 10 2012